TARİH : 29.11.2013 CUMA BU HAFTANIN YENİ SOHBET YAZISI

29.11.2013 18:46
TARİH : 29.11.2013 CUMA
BU HAFTANIN YENİ SOHBET YAZISI

Bismillahirrahmanirrahim

GÖNÜL PENCEREMDEN


Onun habibi bizlerin yaşama sebebi olan alemlere rahmet olarak gönderilen efendimizin şefaati ve bereketi ona itibar edip onun nurlu yolundan giden rabbimize dost , efendimize ümmet olmaya çalışan siz gönül dostlarımızın üzerine olsun

TEYEMMÜM
Teyemmüm lugatte; bir şeyi kasd etmek, ona yönelmek anlamına gelir.
Hanefi mezhebine göre, suyun bulunmaması durumunda namaz ve benzeri bir ibadeti temiz olarak yapabilmek için, toprak ve benzeri bir madde ile yüzü ve iki kolu meshederek hadesten tahareti gerçekleştirmektir.
Şafii mezhebine göre, abdest gusül veya yıkanması lazım gelen bir uzvun yerine toprağı, el ve yüze sürmektir.
Allahu Zülcelal ayet-i kerime de şöyle buyurmuştur;
“Ey İman edenler! Namaza kalkmayı dilediğiniz zaman yüzlerinizi ve dirseklerinizle beraber kollarınızı yıkayınız. Başınızı meshedip ayaklarınızı da topuklarınıza kadar yıkayınız. Şayet cünüp iseniz (gusül yaparak) iyice yıkanıp temizleniniz. Eğer hasta iseniz veya yolculukta bulunuyorsanız ya da sizden biri heladan (özel ihtiyacını gidermekten) gelmiş ise veya kadınlara dokunmuşsanız; bu durumlarda da su bulamamışsanız; tertemiz bir toprakla teyemmüm ediniz. Yüzlerinizi ve ellerinizi onunla meshediniz. Allah size sıkıntı vermek istemez. Sizi tertemiz yapmak ve şükredesiniz diye üzerinizdeki ni’metini tamamlamak ister.” (Maide; 5-6)
Teyemmüm; Allah- Zülcelal’in Müslümanlara lutfettiği bir kolaylıktır. Diğer ümmetlere böyle bir kolaylık verilmemiştir.
Bilindiği gibi ibadet yapabilmek için temiz olmak gerekir. Fakat bu temizlik sadece maddi temizlikten ibaret değildir. Ruh temizliği, kalp temizliği de inanan insan için gereklidir.
Teyemmüm; temiz toprağı insanın değerli organı olan yüzüne sürmekle insana, kendisinin de topraktan geldiğini ve er geç tekrar toprağa döneceğini hatırlatarak tevazû duygusunu aşılar, onu manen yüceltir.
TEYEMMÜMÜ MÜBAH KILAN SEBEPLER
1-) Abdest veya gusletmek için su bulamamak; Hanefi mezhebine göre, kesinlikle su bulamamak, yeteri kadar su bulmama hissine kapılmak, suya giden yolda her hangi bir tehlikenin olmasından korkmak veya suyun 1848 ya da dört bin adım mesafeden uzakta olması gibi durumlarda teyemmüm alınır. Güvenlik bulunmak şartıyla, dört yüz adımlık bir mesafe içinde suyun aranması vaciptir.
Şafii mezhebine göre, şayet çevresinde su bulamayacağına emin ise suyu aramaksızın teyemmüm edebilir. Suyun bulunması konusunda zan ve tereddüt içinde bulunursa, bulunduğu yerde suyu araştırır. Bir ok’un varabileceği azami nokta olan 184.8 metre olan sınırları içerisinde gidip gelir. Bu çevre içinde su bulamazsa teyemmüm eder. Yakın bir mesafe içerisinde (Buradaki yakınlığın ölçüsü; Bir yerde konaklayan kimselerin ot ve odun toplamsak gibi bir maksatla gittikleri yerdir.) suyu bulacağından emin olursa suyu araması gerekir. Bu mezhebe göre, bir kimse kendisine yetmeyecek kadar bir su bulsa onu kullanması vaciptir. Bundan sonra da teyemmüm eder.
2-) Suyu kullanma gücünü bulamamak; Suyun varlığından habersiz olan veya her hangi bir sebepten dolayı suyla abdest almaya gücü olmayan ve kendisine abdest aldıracak bir yardımcı ve bir yakını bulunmayan kimsenin ittifakla teyemmüm etmesi caizdir.
3-) Hal-i hazırda ve gelecekte suya ihtiyaç duymak; Hanefi ve Şafii mezhebine göre, yanındaki suyu kullandığı takdirde, kendisinin veya yol arkadaşının veya beraberinde bulunduğu hayvanın susuz kalacağından endişe duyan kimse, teyemmüm alabilir. Ayrıca Şafii mezhebine göre, suyun kendileri için saklanan hayvanlar masul değillerse (Domuz, Kudurmuş köpek vs.) bu su abdest için kullanılabilir.
4-) Suyu arayacak olursa malın telef olmasından korkmak; Hanefi ve Şafii mezhebine göre, düşman veya yırtıcı hayvan korkusuyla bineğinden inip su ile abdest alamıyor veya yaya olduğu halde canına ve malına bir zarar geleceğinden korktuğu zaman teyemmüm alabilir ve durumda suyu aramaya da gerek yoktur. Aynı şekilde yılan ve yangın korkusu, suyun yanında bulunan zorba veya hırsızın korkusuyla da teyemmüm alınabilir.
5-) Suyun aşırı derece de soğuk olması; Hanefi mezhebine göre, soğuk suyla gusül yaptığı takdirde öleceğinden ve hastalanacağından korkan ve suyu da o anda ısıtma imkanı bulamayan kimse teyemmüm alabilir. Böyle bir kimse de hamam parası veya suyu ısıtacak bir bedel bulunmaması şarttır. Çünkü ancak böyle bir kişi hakkında sözü edilen tehlike söz konusudur. Küçük hades sahibinin ise, sahih olan görüşe göre, soğuk dolayısıyla teyemmüm etmesi caiz değildir.
Şafii mezhebi alimlerine göre ise, vakit içinde suyu ısıtma imkanı kalmazsa veya bir organın zarar görmesinden korkarsa teyemmüm etmesi mübahtır.
Hastalık ya da soğuk sebebiyle teyemmüm eden bir kimse, Şafii mezhebine göre namazını kaza eder, Hanefi mezhebine göre ise kaza etmesi gerekmez.
6-) Kuyuda bulunan suya ulaşamamak; Hanefi ve Şafii mezhebine göre, suyu kullanabilecek imkan olmakla birlikte kendisine su verecek kişi yahut da ip ve kova gibi su çekme aletini bulamayan bir kimse vaktin çıkmasından korkacak olursa teyemmüm edebilir. Çünkü böyle bir kişi suyu bulamayan kişi durumundadır.
7-) Namaz vaktinin çıkmasından korkmak; Hanefi ulemaları vaktin çıkmasından korkmak halinde aşağıdaki durumlarda teyemmümü caiz görmüşlerdir;
a-) Cünüp dahi olsa cenaze namazının geçmesinden yahut abdest almaya kalkışacak olursa, cenaze namazını kıldıran imamın namazı bitirmesinden korkmak gibi bir sebeple, bayram namazının geçmesinden korkulması halinde, su bulamamak söz konusu olacağından teyemmüm edebilir.
b-) Su olmadığı için Küsuf namazının ve farz namazların sünnetlerinin geçeğinden korkarsa ve abdest alacak olduğu takdirde, vaktinin geçeceğinden korkacak şekilde geciktirmiş olduğu sabah namazının sünneti için dahi olsa teyemmüm alabilir.
Cuma namazı, diğer farz namazlar ve vitir namazı için vaktin çıkmasından korktuğu takdirde teyemmüm sahih değildir.
Şafii mezhebine göre, namaz vaktinin çıkmasından korkmak sebebiyle teyemmüm caiz değildir.
Hastalık veya iyileşmenin gecikmesi; Hanefi ve Şafii mezhebine göre, bir hastalık veya yaradan dolayı mevcut suyu kullanamamak, su kullanıldığı takdirde, hastalığın artacağından veya yaranın zor iyileşeceğinden korkulur ve bu durum tecrübe ya da Müslüman bir doktor tarafından (Şafii mezhebine göre, doktorun Müslüman olması şart değildir.) teşhis ile sabitse teyemmüm alınır. Suyun varlığından habersiz olan veya her hangi bir sebebten dolayı suyla abdest almaya gücü olmayan ve kendisine abdest aldıracak bir yardımcı ve bir yakını bulunmayan kimse teyemmüm edebilir. ( Durrü’l-Muhtar; 1/214, Meraki’l-Felah; 19, Muğni’l-Muhtac; 1/106-188 el-Mühezzeb; 1/34)
Allah azze ve celle bize, nefsimize sahip çıkmayı nasip etsin inşaallah.

Allah-u Zülcelal hepimize, onun katında makbul tevbeyi ve tevbemize sadık kalmayı nasip etsin. (Âmin)
Yüce rabbim bizleri vaat edilen gün gelmeden tevbe eden rasulullah (a.s.) muhabbetiyle yaradanımızın aşkıyla yananlardan olmak ümidiyle siz gönül dostlarımı selamlar hayır dualarınızı beklerim .
Bakalım küp içindekini sızdırır !!! sırrıyla ona olan içimizdeki aşk- ı muhabbet ne derece tecelli edecektir …
Hani ilk sohbetimizde demiştikya HODRİ MEYDAN !!!

TURGUTLU GÖNÜL DOSTLARI DERNEĞİ
İSMET ÖZKIZILCIK